Kayıtlar

Şubat, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Süslü Tabut

Resim
Gitmeklerle yontuluyor topuklarım Durmuyor tahterevallisi vaktin İnişler ve çıkışlar yazılı kara bir kağıt Gördüm ve düştü tepeme bir dev bulut Ne yanar ne kaybolur cinsi mürekkebin Yazdı kendini, çizdi beni, düzdür dünya Sorsam dönüp göstereceksin "Şurada aradığın süslü tabut" İşaretler var, İşte biz, işte Leibniz İşte orada acı çekmenin tarifi yazılı kalın ciltli kitap Amacın buydu, tut ve yaşa dedi ona cenap Dünya yahut ucu pullu bir monat Yokmuş doğru, yokmuş iyi, yokmuş bak Hepsi hepsini o dedi, buldu gösterdi Yok bu alem, alemcikler dahi vasat Bizi döverken zaman Filozofları diriltti tazeledi hepsini Düşüncesi gömülmemiş nefessiz bunca ceset Üşüdü kelimeler, Namludan fırlayan fikir zerrelerini biledi beşer Hepsi öldü oysa hani yaşamak Bulamadılar un tanesi bir cevap Sormak doğurdu hep anasını suallerin Her ilmek bir bilmekmiş meğer Gidenler koşuyor ayakları bağlı Hep bir kovalamaç Düşeni yakalamaç Kalın bir sükutu var yasların Saadet ise bir an, öylesine kaç...

Arayış

Resim
Koşarken zaman, Yetişeyim ona diye Soluğum düğümken boğazıma, Çok düş biriktirdim torbamda Açıp paylaşamadım azığımı Can üflenmişti zana Yürüdüm, düştüm ve buldum Bir mağara biçilmişti ruhuma Bir de sevdası karaların Bu en koyu rüyası aklımın Çekildim usulca bir uzlet sığınağına, Başımı aldı bir yol, koydu koltuk altına Aş dedi tüm dağları Bul umudunu rüzgarların Serpti gövdemi dağlara, Yürüdüm, düştüm ve buldum Islandım tam burada dert sağanağında, Bir bir düşlediklerim geçerken başıma Paylaşamadım azığımı içinde ruh taşıyan kanla İnsanlar hep sanandı, bense sanılanda yanan Çekilip, pusmam köşesine dünyanın bundandı Gayrı îzâhını daha yapamam Uslandım tam burada Vaktin veryansınında Yürüdüm, düştüm ama buldum Yetişemesem de koşan şu âna